Connect with us

Ticari Güneş Projeleri

Güneş enerjisi santrallerinde inverter seçimi

Published

on

Utku Polat, Elektrik Yüksek Mühendisi
Emre Öngay, Elektrik Mühendisi

Dünya genelinde 2040 yılına kadar enerji üretimine yapılacak yatırımın 12 trilyon dolar olacağı ve bu tutarın yaklaşık 3,9 trilyon dolarının ise güneş enerjisine yatırılacağı öngörülüyor. Ülkemizde ise güneş enerjisi santrallerine yapılan yatırım 2014 yılından sonra çok hızlı bir şekilde artmıştır. TEİAŞ’ın açıkladığı “Kurulu Güç” raporunda 2018 Haziran sonu itibariyle 4.725,9 MW ulusal şebekeye bağlı güneş enerjisi santrali bulunmaktadır. Bu rakamın önümüzdeki yıllarda daha da artması beklenilmektedir.

Şekil 1 – Türkiye Güneş Enerjisi Santralleri Kurulu Gücü

Yatırımın bu kadar hızlı arttığı güneş enerjisi santralleri tasarımında ekipmanların seçimi, yatırım maliyetinin geri dönüş hızını etkileyen en önemli faktördür. Bu seçimi yaparken ilk yatırım maliyetini göz önünde bulundururken, işletme ve bakım maliyetlerini, santralin ömrü boyunca ihtiyaç duyulacak yedek malzeme maliyetini ve santralin ömrü boyunca yapacağı üretimi de hesaplamak gerekir.

Bir güneş enerjisi santralinde, Şekil 2’de de görüleceği gibi, toplam maliyetin yaklaşık %15’ini elektrik kapsamı oluşturmaktadır. Elektrik kapsamının ise yaklaşık %50’si inverter maliyetidir. Bu nedenle güneş santrallerindeki en önemli ekipmanlardan biri olan inverterin hangi kriterlere göre seçilmesi gerektiğini inceleyeceğiz.

Şekil 2 – Güneş Enerjisi Santrali Maliyet Dağılımı

Inverter seçiminde göz önünde bulundurulan başlıca kriterler aşağıda listelenmiştir. (2)

  • İlk yatırım maliyeti
  • Elektrik satış fiyatı
  • Santralin kurulacağı coğrafi koşullar/çevre koşulları
  • Kullanılacak modülün teknik verileri
  • Performans oranı
  • Montaj veya alan kısıtları
  • İşletme emre amadeliği
  • Bakım veya tamir ihtiyacı
  • Inverter uzmanlarının bölgeye ulaşabilirliliği
  • Yedek malzemenin bulunma durumu
  • Inverterin MPP değerleri
  • Inverterin gücünün sıcaklık ile değişimi

Güneş enerjisi santrallerinde genelde iki farklı tip inverter kullanılmaktadır:

  • Dizi (String) Inverter
  • Merkezi (Central) Inverter

Çalışma prensipleri açısından; dizi inverterlere, birbirine seri olarak bağlantıları yapılmış olan fotovoltaik panel dizisi direkt bağlanmaktadır. Dizi inverterden alternatif akım toplayıcı bir panoya ve bu panodan da transformatör üzerinden şebekeye bağlantı sağlanmaktadır. Merkezi inverterlerde ise fotovoltaik panel dizilerinin bağlantıları bir doğru akım toplayıcı kutusunda toplanmakta ve bu kutudan merkezi invertere bağlantı sağlanmaktadır. Merkezi inverterden ise transformatör üzerinden şebekeye bağlantı sağlanılmaktadır.

Şekil 3 – Merkezi ve Dizi Inverter

Küçük ölçekli santrallerde ve çatı tipi uygulamalarda, verimlilik açısından dizi (string) inverter seçimi yapılmaktadır. Şebekeye bağlı büyük ölçekli santrallerde ise bu seçim biraz daha kafa karıştırıcı hale gelmektedir.

İlk yatırım maliyeti açısından bakıldığında, büyük ölçekli güneş enerjisi santrallerindeki inverter maliyetleri Tablo 1’de gösterilmiştir. Tablodaki değerler incelendiğinde; büyük ölçekli güneş enerjisi santrallerinde merkezi inverter kullanılmasının ilk yatırım maliyeti açısından tercih sebebi olduğu görülmektedir. Gelişen teknoloji ile beraber dizi inverter maliyetlerinde bir azalma beklenmesine rağmen merkezi inverterlerin ilk yatırım maliyeti açısından avantajlı durumda kalacağı beklenmektedir. (3) Bununla birlikte ilk yatırım maliyeti dışında diğer kriterlerin de değerlendirilmesi gerekmektedir.

Tablo 1 – Inverter fiyat karşılaştırması (4)

Merkezi inverterlerden beklenen ortalama ürün ömrü 20-30 yıl arasında değişmektedir. Gelişen teknoloji ile birlikte dizi inverterlerde 10-15 yıl arasında olan bu süre merkezi inverterlere yaklaşmaya başlamıştır. Ürünün beklenen ömrü sırasında oluşacak arızalar da maliyeti etkileyecek faktörlerden birisidir. Bu noktada göz önünde bulundurulması gereken değerlerden birisi arızalar arasındaki ortalama zamandır (MTBF: Mean Time Between Failure). Her ne kadar merkezi ve dizi inverterlerde bu süre birbirine yakın olsa da, aynı güçteki bir santralde daha fazla dizi inverter kullanılacağı için arıza olasılığı daha fazla olacaktır. Dizi inverterlerdeki arızalarda, yerinde arızaya müdahale etmek yerine ürün değişimi yapılmaktadır. Bu nedenle sahada yedek inverter tutulması gerekmektedir. Merkezi inverterlerde ise ağırlıklı olarak servis bakım anlaşmaları yapılmaktadır. Bu sayede santralin ömrü boyunca ihtiyaç duyacağı yedek malzeme maliyeti azalmaktadır.

Sonuç olarak inverter tipine karar verirken birçok husus göz önüne alınmalıdır. Engebeli arazi veya gölgelenmenin fazla olduğu, ulaşılabilirliliğin az olduğu ve gerekli yeterlilikte teknisyenin bulunmadığı bölgelerde büyük ölçekli güneş enerjisi santralleri için dizi inverter tercih sebebi olabilir. Ancak büyük ölçekli güneş enerjisi santrallerinde merkezi inverterlerin tercih edilmesi ilk yatırım maliyeti ve işletme maliyetleri açısından dizi inverterlere göre avantaj sağlamaktadır.

Kaynakça

  1. TEİAŞ. Sektör Raporları. Ankara : TEİAŞ, 2018.
  2. Distrubted vs. Central Inverters – A Comparision of Monitored PV Systems for The 25th EU PVSEC / WCPEC-5. A. Kröger-Vodde, A. Armbruster, V. Hadek, W. Heydenreich, K. Kiefer. 2010. DOI:10.4229/25thEUPVSEC2010-4BV.1.56.
  3. MOSKOWITZ, Scott. https://www.greentechmedia.com/articles/read/will-string-inverters-completely-replace-central-inverters-in-the-us-solar. [Çevrimiçi] 30 Haziran 2016.
  4. Ran Fu, David Feldman, Robert Margolis,Mike Woodhouse, and Kristen Ardani. U.S. Solar Photovoltaic System . basım yeri bilinmiyor : NREL, 2017. NREL/TP-6A20-68925.

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ticari Güneş Projeleri

Siemens Türkiye, Gebze’deki üretim üssüne güneş enerjisi tesisi kurdu

Published

on

Siemens Türkiye, Gebze Entegre Üretim Üssü’ne güneş enerjisi tesisi kurdu. Kartal ve Gebze kampüslerinde tükettiği elektriğin yüzde 100’ünü yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılayan şirket, yeni tesisle sürdürülebilirlik yatırımlarına bir yenisini daha ekledi. Fabrikanın yıllık elektrik tüketiminin yüzde 10’unu karşılayacak olan tesis yılda 1616 ağacı kurtararak doğa için pozitif değer yaratacak. Tesis aynı zamanda uygulama geliştirme ve müşteri demo merkezi olarak da kullanılacak.

Siemens Türkiye, Gebze Entegre Üretim Üssü’ne güneş enerjisi tesisi kurarak yeni bir yatırımı hayata geçirdi. Tesis, Gebze üretim üssünün yılda 13 milyon 250 bin kwh olan enerji ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayacak. 1 milyon 350 bin kWh enerji üretimi ile 664 ton karbon salımını engelleyecek olan güneş enerjisi tesisi, yılda 1616 ağacı kurtararak doğa için pozitif değer yaratacak.  Kartal ve Gebze kampüslerinde tükettiği elektriği yüzde 100 oranında yenilenebilir kaynaklardan karşılayan ve alternatif yenilenebilir enerji kaynakları üzerine çalışmalarını sürdüren Siemens Türkiye, 2023 yılında karbon nötr olma hedefine giderek daha çok yaklaşıyor.

Siemens Kaco ailesi ile inverter pazarının lider oyuncularından olan ve binalar ve endüstriyel tesisler için anahtar teslim entegrasyon projeleri de gerçekleştiren Siemens, bu tesisinde de yine santralin güç dönüştürme süreçlerini Siemens Kaco Inverter’ler ile gerçekleştiriyor. Güneş enerjisi tesisinin performans değerlendirmelerinde ise Siemens DESMAC yazılımı kullanılıyor. Verimliliğin artırılması için yapılacak önleyici bakım ve servisler ile hedeflenen yıllık üretim miktarının üzerinde bir performans kaydedilmesi planlanıyor. Tesis, aynı zamanda uygulama geliştirme ve müşteri demo merkezi olarak kullanılacak.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hüseyin Gelis, “Siemens Türkiye olarak sürdürülebilir bir gelecek inşa etme yolunda çevre, çeşitlilik ve dijitalizasyon olmak üzere üç odağı benimsiyoruz. Yeni sorumlu büyüme stratejimiz ile sürdürülebilirlik önceliklerimizi belirledik ve dekarbonizasyon bu stratejinin en önemli bileşenleri arasında yer alıyor. Gebze’deki yeni güneş enerjisi tesisimiz bu vizyonun en güncel ve somut örneği. 2023 karbon nötr olma hedefi kapsamında son beş yılda attığımız adımlarla yüzde 20 enerji tasarrufu elde ettik. Kartal ve Gebze kampüslerimizde ihtiyaç duyduğumuz enerjinin yüzde 100’ünü yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlıyoruz. Gezegenimizin geleceğine destek olan çözümler geliştirmeye ve sürdürülebilirlik odağındaki yatırımlarımıza devam edeceğiz” dedi.

 

 

Continue Reading

Ticari Güneş Projeleri

Sadece güneşten değil yerden yansıyan ışınım da üretime kazandırılıyor

Published

on

İstanbul Tuzla’daki fabrikasında yıllık 1200 MW güneş paneli üretim kapasitesine sahip olan HT Solar, güneş panelleriyle işletmelerin ve Türkiye’nin enerjisine değer katmaya devam ediyor. HT Solar, sektörün öncü EPC firmalarından Solargüç Enerji Sistemleri’nin anahtar teslim kurulumunu yaptığı; Işıklar Enerji ve Yapı Holding iştiraklerinden Çemaş Döküm Sanayi A.Ş.’nin Kırşehir’deki fabrikasına 15 bin 288 adet 400W Bifacial panel tedarik etti

“Güneş enerjisini üretime ve sanayiye kazandırmaya devam edeceğiz”

Projeyle ilgili görüşlerini paylaşan HT Solar Satış ve Pazarlama Müdürü Emre Kulaç, “HT Solar olarak, yer aldığımız projelerle birlikte; enerjimizi, teknolojimizi ve ürünlerimizi Türkiye’nin dört bir tarafına ulaştırıyoruz.  Sektörün lider EPC firmalarıyla kurulan iş birlikleri ile en doğru sonuca en hızlı şekilde ilerliyoruz. Türkiye’deki referans projelerimize bir yenisini daha ekleyerek Kırşehir’de yer alan ÇEMAŞ Döküm Sanayi Güneş Enerji Santrali’ne 15 bin 288 adet 400W Bifacial panel tedariki sağladık. Yeni ürün ve teknolojilerle yüksek potansiyele sahip güneş enerjisini, üretime ve sanayiye kazandırmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

 

Sadece güneşten değil yerden yansıyan ışınım da üretime kazandırılıyor

ÇEMAŞ Döküm Sanayi Güneş Enerji Santrali’nde, HT markalı 400W Bifacial güneş panelleri kullanıldığını aktaran Emre Kulaç, “Çift taraflı üretim yapabilen bifacial güneş panellerimiz sayesinde ön yüzeydeki üretime ek olarak, zeminden yansıyan ışınımlar ile arka yüzeyden de üretim yaparak güneş enerjisi santralinin verimliliğine katkıda bulunuyoruz. Yüksek çıkış gücü sağlayan güneş panellerimizle en etkili enerji üretimini sağlıyor ve maksimum performansı gözetiyoruz” dedi.

Continue Reading

Ticari Güneş Projeleri

Epson yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçti

Published

on

By

Global teknoloji lideri Epson, 2020 Avrupa Sürdürülebilirlik Yeşil Tercih Raporu’nu yayımladı. Buna göre Epson 2020 yılında çalışan başına sera gazı emisyonlarını yüzde 8,5 azalttı. Pil, kağıt, ahşap ve plastik gibi atıklar dahil 23.700 ton malzemeyi geri dönüştüren Epson, artık sahip olduğu tüm binalarda yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanıyor.

Global teknoloji lideri Epson, 2020 Avrupa Sürdürülebilirlik Yeşil Tercih Raporu’nu açıkladı. Rapora göre Epson 2020 yılının tamamında çevre ve sürdürülebilirlik konularında önemli adımlar attı. Epson 2020’de çalışan başına sera gazı emisyonlarını yüzde 8,5 azaltırken pil, kağıt, ahşap ve plastik gibi atıklar dahil 23.700 ton malzemeyi geri dönüştürdü. Epson, 2020 itibariyle artık sahip olduğu tüm binalarda yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanmaya başladı.

48 sayfalık finansal olmayan Yeşil Tercih Raporu, Epson tarafından tüm EMEA operasyonlarında uygulanan sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk çalışmalarının kapsamlı ayrıntılarını sunuyor. Raporda öne çıkan önemli noktalar şöyle:

• Epson, sürdürülebilirlik için EcoVadis Platinum derecesi aldı. Bu da şirketin insan hakları, çalışma koşulları, çevre, etik ve sürdürülebilir tedarik için en yüksek standartları karşıladığı anlamına geliyor. Bu başarı, Epson’u sektöründeki şirketlerin ilk %1’lik dilimine yerleştiriyor.

• Çalışan başına sera gazı emisyonlarını % 8,56 azalttı.

• Emisyonları %18 oranında azaldı (485.753 ton CO2’ye eşdeğer).

• Firma; piller, kağıt, ahşap, plastik ve atık elektrikli ekipman dahil 23.700 ton malzemeyi geri dönüştürdü.

• Epson artık sahip olduğu tüm binalarda %100 yenilenebilir enerji kullanıyor.

• Firma, 50 milyonun üzerinde kartuşsuz EcoTank yazıcı satışı sayesinde 1,1 milyon ton plastik bazlı sarf malzemesi tasarrufu sağladı.

• Epson, ‘Yeni Ufuklar’ programının bir parçası olarak her yaştan 11.000’den fazla öğrenciyle etkileşim kurarak gençleri sürdürülebilir teknolojiyle tanıştırdı ve onlara kariyer hedeflerine ulaşmaları için ilham verdi.

• Firma, dünyanın dört bir yanındaki şehirlerde Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine (SDG’ler) ulaşmak için teknolojiden yararlanmayı amaçlayan Birleşmiş Milletler’in Akıllı Sürdürülebilir Şehirler uygulama programına teknoloji ortağı olarak kaydoldu.

‘Herkes yeşil tercih yapabilir’

Epson Avrupa Başkanı Kazuyoshi Yamamoto rapor hakkında şöyle konuştu: “Epson’un Yeşil Tercih Raporu, müşterilerimize tüm Avrupa operasyonlarımızda sürdürülebilirliği sağlamak için mevcut tüm önlemleri aldığımıza dair güvence sağlıyor. Sürdürülebilirlik DNA’mızda var, yaptığımız her şeyin içinden geçiyor. Üretim ve dağıtımımızdan çalışanlarımızın kaynak ve davranışlarının kullanımına kadar, küresel ayak izimizin her yönünü sürekli olarak ele alıyor ve iyileştiriyoruz. Her birimiz yeşil bir tercih yapabiliriz. Birlikte, bu ‘yeni normal’deki zorluklarla yüzleşirken, doğru seçimleri yapmak ve insanlarımız ve gezegenimiz için daha sürdürülebilir bir gelecek yaratmak üzere hepimiz daha fazla çalışmalıyız.”

Çevreci ürüne talep arttı

Epson Europe CSR ve Sürdürülebilirlik Direktörü Henning Ohlsson ise şunları ekledi: “Yeşil Tercih raporumuz geleceğimiz için doğru seçimi yapmakla ilgili. Daha çevreci ürün ve hizmetlere olan talep hiç bu kadar güçlü olmamıştı ve bu özellikle ileriye gerçek bir endişe ile bakan genç nesiller için geçerli. Sürdürülebilirlik tutkusu, şirketleri değişiklik yapmaya zorluyor ve bu iyi bir şey. Değerlerini paylaşmayan veya aynı aciliyet duygusunu gösteremeyen markaların uzun vadeli bir geleceği yoktur.”

Continue Reading

Trendler