Çıktığı sürdürülebilirlik yolculuğunda insan odaklı yaklaşımıyla ön plana çıkan Humanis, kaynaklarını toplum, çevre ve iş dünyası için en verimli şekilde kullanmaya kararlı. BM Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin ilkelerini benimseyen ve bu doğrultuda hareket eden Humanis, bu defa Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından “Erişilebilir ve Temiz Enerji”yi odağına aldı. 2023 yılında çatı alanlarına kurduğu güneş enerji santrallerinin yanı sıra, tesis sınırlarında yer alan arazide kurduğu güneş enerji santrallerini yılın ilk yarısında devreye alarak ilaç sektöründe bir ilki gerçekleştiriyor.

Sektörün en hızlı büyüyen ilaç ve sağlık şirketi Humanis, BM Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin ilkelerini benimseyerek çıktığı sürdürülebilirlik yolculuğunda insan odaklı yaklaşımla hareket etmeye devam ediyor. “Herkes için sürdürülebilir sağlık” anlayışıyla mevcut kaynaklarını toplum, çevre ve şirketleri için en verimli şekilde kullanmayı hedefleyen Humanis, sürdürülebilir kalkınmanın temellerinden biri olan “Erişilebilir ve Temiz Enerji”yi öncelikleri arasında belirledi.

Humanis, çatı alanlarına kurduğu güneş enerji santrallerinin yanı sıra, tesis sınırlarında yer alan arazide de Güneş Enerji Santralleri (GES) kuruyor. Humanis, bu güneş enerji santrallerini Mayıs ayı içerisinde devreye alarak ilaç sektöründe bir ilke imza atmayı planlıyor. Bu adım, şirketin yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanımını hızla artırarak 2030 yılına kadar karbon emisyonu azaltma hedeflerine ulaşma konusundaki kararlılığını gösteriyor.

Humanis’in bu sürdürülebilirlik adımları, yalnızca ilaç ve sağlık sektöründe değil, aynı zamanda tüm sektörlerde çevreye duyarlı ve insana değer veren bir iş modelinin nasıl olabileceğine dair önemli bir örnek teşkil ediyor. Konuyla ilgili, “Biz sürdürülebilir sağlığın sadece bir sorumluluk değil, aynı zamanda topluma ve çevreye olumlu bir etki yaratma fırsatı olduğuna inanıyoruz” diyen Humanis Teknik Operasyonlar Genel Müdürü Fatih Elay, “Yenilikçi güneş enerjisi girişimlerimiz ve sürdürülebilirliğe olan sarsılmaz bağlılığımızla insana ve doğaya önem vermeye devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.

Türkiye iklimlendirme ve havalandırma sektörüne ilkleri kazandıran Systemair Türkiye, 5 bin 500 m² alan üzerine kurulu ve 880 bin Euro maliyetli GES yatırımını hayata geçirdi. Türkiye’de sektörünün en gelişmiş GES yatırımını gerçekleştiren Systemair Türkiye, bu sayede 717 ton CO₂ salımının da önüne geçecek.

Yaşam alanlarına yönelik taze hava sağlama misyonunu kendi sektörüne sunduğu öncü girişimlerle sürdürülebilir kılan Systemair Türkiye, yeni GES yatırımını hayata geçirdi. Global sürdürülebilirlik hedeflerini gerçekleştirirken bir yandan da sektörüne değer katacak yeni projeler üreten Systemair, 880 bin Euro’luk GES yatırımı ile yıllık 1500 MW enerji üretecek. 20 yıl kesintisiz performansa sahip GES yatırımıyla birikte fabrikasını daha sürdürülebilir kılan Systemair, kendi enerjisinin tamamını üretme hedefi konusunda da önemli bir adım attı. Dilovası’ndaki fabrikasının yıllık enerji ihtiyacını GES’te ürettiği  enerjinin yüzde 65’lik kısmı ile karşılayacak olan marka, bu girişimi ile  717 ton CO₂ salımını önleyip sürdürülebilirlik hamlesini daha güçlü kılacak.

Systemair, GES yatırımıyla yılda 717 ton CO₂ salımının önüne geçecek

Uzun yıllardır attıkları tüm önemli adımları sürdürebilirlik bakış açısı ile planladıklarını ifade eden Systemair Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Eroğlu, yatırıma dair şu ayrıntıları paylaştı: “Sürdürülebilirliği üretim sahamızın en önemli yapı taşlarından biri olarak görüyor, Systemair olarak 2030/31 dönemine kadar çeşitli operasyonlardan kaynaklanan kapsam 1 ve kapsam 2 emisyonlarımızı 2019/20 dönemine kıyasla yüzde 50 oranında azaltmayı amaçlıyoruz. Fabrikamızda yağmur suyunun toplanması, ısı yalıtımı, su ve enerji tasarruflu ekipman kullanımı, verimli ısıtma ve soğutma sistemleri, atıktan ısı geri kazanım sistemleri gibi geniş perspektife sahip verimli kaynak uygulamalarımız mevcut. Yine üretim süreçlerimizi de sürdürülebilirlik temelinde şekillendirirken imza attığımız GES yatırımımız, 5 bin 500 m² alan üzerinde 2 bin 200 adet 550Wpe nominal güç değerinde Tier-1 güneş paneline sahip. Böylelikle harcadığımız enerjinin tamamını yenilenebilir kaynaklardan sağlama şansı yakaladık. Enerji üretiminin yüzde 65’i, fabrikamızın yıllık tüm enerji ihtiyacını karşılayacak. Ayrıca enerji fazlasını da şebekeye vererek Türkiye ekonomisine de yenilenebilir kaynaklarla katma değer sağlayacağız. Yatırımımızın en önemli özelliği ise yıllık olarak 717 ton CO₂ salımının önüne geçecek olması.”

7 Eylül 2023’ten beri faaliyette olan pb pulse Gigahub™, İngiltere’nin en büyük şarj istasyonlarından biridir ve aynı anda 180 elektrikli araca enerji sağlama kapasitesine sahip olan bir 80 KW güneş enerjisi sisteminden beslenmektedir. Dev güneş enerjili çatı, EV Network tarafından Birmingham’daki Ulusal Sergi Merkezi’nde inşa edildi ve Birmingham ve çevresinde güvenilir bir elektrikli araç şarj altyapısı geliştirmeye yönelik önemli bir adım daha atılmış oldu. 80 kWp fotovoltaik sistem, sürdürülebilir enerji çözümleri uzmanı Ineco Energy tarafından gerçekleştirildi ve dünyanın en büyük fotovoltaik modül ve güneş yongaları üreticisi olan LONGi Solar’ın çift yüzlü fotovoltaik modüllerinden kullanıldı. Ayrıca, SolarEdge, akıllı enerji çözümlerini sağlarken Bluetop Solar Parking de şarj istasyonu için güneş enerjili çatı kurulumunu gerçekleştirdi.

Güneş enerjisi, elektrikli araçlara geçişe destek oluyor

Elektrikli araçlara geçiş şimdiye kadar yavaş ilerledi. Bunun başlıca nedenlerinden biri, gelecekteki talebi karşılamak için hızla büyümesi gereken elektrikli araç şarj altyapısının eksikliğidir. Aynı zamanda, sektör, Avrupa’nın karbon salınımını azaltma çabalarını destekleme fikrini, yeşil enerji ile yeşil enerji sağlama fikrini destekleyen çözümler arıyor. Güneş enerjisi, en hızlı büyüyen ve ekonomik yenilenebilir enerji kaynağı olduğundan, gelecekteki tüm elektrikli araç geçişinde önemli bir rol oynayacaktır.

“Ineco Energy’nin Direktörü Angus Rose, “Ulaşımdan kaynaklanan İngiltere’nin toplam emisyonlarının %24’ünden fazlasını oluşturduğu göz önüne alındığında, elektrikli araç altyapısı, İngiltere’nin Sıfır Karbon’a geçişinin vazgeçilmez bir parçasıdır. NEC Gigahub, yılda 7 milyon ziyaretçi ve 60 milyon araç trafiğine sahip olanlar için geleceğin benzin istasyonunun bugünkü halini gösteren örnek bir tesis olacaktır. Gündüzleri yerindeki güneş çatısı da dahil olmak üzere yenilenebilir enerji ile beslenen ve geceleri LED’lerle aydınlatılan şarj istasyonu, temiz ve pratik bir elektrikli araç şarj altyapısı sunar. LONGi Solar, bize son derece güvenilir ve verimli modüller sağlayan güvenilir bir ortak olmuştur. Kurulum için, uygulamaya en yüksek çıktıyı sağlamak amacıyla çift yüzlü güneş panellerini kullanmaya karar verdik,” dedi. Ineco Energy, bugüne kadar temiz ve daha ucuz elektrik üretiminin eşdeğerine denk gelen 13.5 GWH’ten fazla temiz elektrik üreten bir güneş sistemi kurdu.

“LONGi olarak, Birmingham’daki İngiltere otoyol ağındaki bu yeni Gigahub gibi bir projeyi desteklemekten gurur duyuyoruz. LONGi olarak “güneş enerjisi için güneş” konseptini izliyoruz, yani temiz enerjiyi temiz enerji ile üretme fikrini benimsemekteyiz. Elektrikli araçları güneş enerjisiyle şarj etmek, LONGi’nin DNA’sına uygun bir yaklaşımdır,” dedi LONGi’deki İngiltere Satış Müdürü Sean McSorley.

“Bu sitenin oluşturulmasında tedarikçi ve yüklenici seçimimiz kritikti; bir bayrak gemisi sitesi olarak, çok sıkı projelerin zamanında hizmet verdiği en iyi sınıfta hizmeti gerektiriyordu. Bu konuda Ineco ile çalışmak örnek olmuştur, sadece işletme projesini değil, sitenin önemini de anlamaları önemliydi. Birçok hareketli parça olduğundan, esneklik, uzmanlık ve verimlilik büyük talep görüyor. Angus ve Ineco’daki ekip ile çalışmak mükemmel oldu, proje mükemmel bir şekilde teslim edildi ve bize bu inanılmaz tesisi sunma imkanı tanıdı,” dedi The EV Network’ün CEO ve Kurucu Ortağı Reza Shaybani.

2012’den 2022’ye kadar LONGi, 290 GW fotovoltaik ürün üreterek toplamda 1.15 milyon GWh’nin üzerinde bir birikimli temiz enerji üretimine ulaştı. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından tahmin edilen küresel enerji gridinin ortalama emisyon faktörüne dayanarak, bu, 2022’deki toplam küresel enerji ile ilişkili karbon dioksit (CO2) emisyonlarının %1.46’sını (536 milyon ton) önlemeye eşdeğerdir.

LONGi, “Güneş için güneş” konseptini ilk kez 2018’de 24. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda önerdi. Bu konseptin arkasında, temiz enerjiyi temiz enerji ile üretme hedefi yatmaktadır. 2020’de LONGi, sırasıyla RE100, EP100, EV100 girişimlerine katılarak ve SBTi’ye katılarak tüm dört küresel girişime katılan ilk Çinli şirket oldu. Bu yıl, LONGi’nin yakın dönem hedefi, Paris Anlaşması’ndaki 1.5°C hedefiyle uyumlu olan SBTi tarafından onaylandı.