Mali Danışmanlık, Finans Çözümleri
IMF, rüzgârda maliyetlerin düşmeye devam ettiğini açıkladı
Uluslararası Para Fonu’na (IMF) göre yenilenebilir enerji kaynaklarında son 10 yılda yaşanan maliyet düşüşleriyle küresel yenilenebilir kapasitesi artış ivmesi göstermeye devam ediyor.
IMFBlog’ta bir yazı kaleme alan IMF Ekonomisti Christian Bogmans, Nisan Dünya Ekonomik Görünümü’ndeki Haftanın Tablosu’nun gösterdiği üzere yenilenebilir enerji maliyetlerinin güneş panelleri için yüzde 76, rüzgâr türbinleri içinse yüzde 34 düştüğünü belirtti. Bogmans, rakamlardaki iyileşmeyle birlikte yenilenebilir kaynakların, fosil yakıtlar ile hidroelektrik ve nükleer gibi daha geleneksel düşük karbonlu enerji kaynakları karşısında daha rekabetçi hale geldiğini belirtiyor.
Düşük karbonlu elektrik enerjisi üretimi için rüzgâr ve güneş enerjisinden faydalanmanın bir zamanlar ekonomik olmadığını belirten Bogmans; bu teknolojiler için hızla düşen maliyetlerin küresel yenilenebilir enerji kapasitesini artırdığına dikkat çekiyor. IMF Ekonomisti Bogmans; yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artışının karbon salımını ve küresel ısınmanın etkilerini önemli ölçüde azaltmaya yardımcı olabileceğini vurguluyor.
Nisan Dünya Ekonomik Görünümü’ndeki Haftanın Tablosu’ndaki rakamlar; farklı üretim teknolojilerinin inşa edilmesi ve işletilmesine yapılan yatırımın geri kazanılması için ihtiyaç duyulacak olan güç birimi başına maliyetin hesaplanmasının bir yöntemi olarak adlandırılan “dengelenmiş elektrik maliyeti”ne dayanmaktadır.
Son 10 yılda rüzgâr ve güneş enerjisi maliyetlerindeki düşüşlerin küresel yatırım hacmini geliştirdiğine dikkat çeken Christian Bogmans; hidroelektriğin 2008 yılına kadar yenilenebilir enerjide en fazla yatırım çeken kalem olduğunu; 2009 yılıyla birlikte liderliğin rüzgâr türbini yatırımlarına geçtiğini ve 2016 yılından itibarense en çok yatırım çeken yenilenebilir enerji kaynağının güneş enerjisi olduğunu belirtiyor.
Bogmans’ın verdiği bilgilere göre; rüzgâr ve güneş enerjisinde maliyetler düşerken; aynı dönemde nükleer ve hidroelektrik maliyetleri sırasıyla yüzde 21 ve 9 arttı. Rüzgâr ve güneş enerjisinden farklı olarak; nükleer ve hidroelektrik yatırımlarının; köprüler ve demiryolları gibi büyük ölçekli inşaat mühendisliği projelerine benzer şekilde büyük yatırım gerektiren projeler olduğunu belirten IMF ekonomisti; bunun da yenilenebilir enerji için olumlu bir olgu olduğunu belirtiyor. Bogmans; teknolojik gelişme ve Ar-Ge çalışmaları neticesinde daha verimli paneller ve türbinler inşa edilmesinin de süreçteki olumlu etkisine dikkat çekiyor.
Mali Danışmanlık, Finans Çözümleri
EBRD’den 4 bin 300 megavatlık yenilenebilir enerji desteği
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, EBRD Başkanı Odile Renaud-Basso ve heyetiyle video konferans yöntemiyle bir araya gelerek, Türkiye’nin, EBRD’nin en geniş faaliyet gösterdiği ülkelerden biri olduğunu ifade etti.
Bakan Dönmez, EBRD’nin yeşil enerji, yeşil dönüşüm ve dijitalleşme temalarına Türkiye’nin büyük önem verdiğini vurgulayarak, “2017’de kamuoyuna duyurduğumuz Milli Enerji ve Maden Politikamızın üç sac ayağını oluşturan yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının payının artırılması, enerji arz güvenliğinin güçlendirilmesi ve öngörülebilir piyasa koşullarının temini hedeflerimizle EBRD’nin operasyonları büyük oranda örtüşmektedir” değerlendirmesinde bulundu.
EBRD’nin Türkiye’de 2009’dan bu yana özel sektör ağırlıklı olmak üzere 13 milyar avrodan fazla yatırıma destek verdiğine dikkati çeken Dönmez, “Bu tutarın 6 milyar avrodan fazla kısmı sürdürülebilir enerji, enerji ve kaynak verimliliği ile çevre alanlarına ayrıldı” diye konuştu.
Bakan Dönmez, EBRD’nin toplam 4 bin 300 megavatlık yenilenebilir enerji kapasitesinin hayata geçmesine katkı sağladığına işaret ederek, hidrojen, karbon yakalama ve temiz yanma, enerji depolama ve dijital altyapıların geliştirilmesinde de EBRD’nin finansman desteğinin rolünü önemli gördüklerini söyledi.
Bakan Dönmez, EBRD ile iş birliği içinde hazırlanan Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı ile 55 eylemin planlandığını ve yürütüldüğünü belirterek, “Gerek bu alanlarda gerekse AB Yeşil Mutabakatı ile uyum içerisinde geliştireceğimiz yeni AB katkılı mali iş birliği programlarıyla ülkemiz enerji sektöründeki EBRD finansmanının artarak devam etmesini arzu ediyoruz. Bunun için AB Mali Yardımları IPA’nın 2021-2027 yıllarını kapsayan III. Döneminde, Avrupa Sürdürülebilir Kalkınma Fonu çerçevesinde, Bakanlığımız tarafından EBRD ile iş birliği içinde AB hibesi katkılı kredi programları geliştirilmesini planlıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin son 10 yılda yıllık ortalama yenilenebilir enerji kurulu güç kapasitesinde yüzde 11 artış görüldüğünü aktaran Dönmez, 2021’in ilk üç ayında devreye giren kapasitenin yaklaşık yüzde 98’inin yenilenebilir kaynaklı olduğunu söyledi.
“Salgında arz sıkıntısı yaşanmadı”
Dönmez, AB Yeşil Mutabakatı çerçevesinde önemli çalışmalar yürüttüklerini belirterek, şunları kaydetti:
“Yeni kurduğumuz Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK) ile gerek hidrojen gerekse bor kaynaklarının bir enerji kaynağı taşıyıcısı ve enerji verimliliği aracı olarak değerlendirilmesine ilişkin Ar-Ge çalışmaları yürütüyoruz. Bilhassa, batarya depolamasında kullanmak üzere kullanılan lityumun bordan üretilmesine yönelik Ar-Ge çalışmalarımızı tamamladık, üretim aşamasına geçiyoruz. Bu minvalde, EBRD ile TENMAK arasında hidrojen kullanımına yönelik bir tekno-ekonomik ve düzenleyici yapılabilirlik çalışması gerçekleştirilecektir. Burada yapılacak çalışma, gerek kurumlarımız gerekse özel sektörün katılımıyla bir hidrojen yol haritası oluşturulması yönündeki çalışmalarımıza katkı sağlayacaktır.”
Türkiye’nin geçen yıl Karadeniz’de 405 milyar metreküplük doğal gaz keşfettiğini hatırlatan Dönmez, bölgedeki çalışmaların hızla devam ettiğini ve 2023’te bu gazı şebekeye bağlamayı hedeflediklerini söyledi.
Dönmez, doğal gaz depolamada da kapasitenin 2023’te 11 milyar metreküpe çıkmasını planladıklarını belirterek, üçüncü yüzer LNG depolama ve gazlaştırma ünitesi (FSRU) için Saros bölgesinde çalışmaların sürdüğünü dile getirdi.
Daha rekabetçi doğal gaz piyasası için bu yıl yasal düzenlemelerin planladığını ifade eden Dönmez, “Özel sektörün payının daha da artacağı bir yapı öngörülmekte olup, tüketicilerimize daha rekabetçi şartlarda doğal gaz sağlanması başlıca hedefimizdir.” diye konuştu.
Dönmez, yeşil dönüşüm çerçevesinde AB Yeşil Mutabakatında da daha düşük karbon içeriği ile doğal gazın Avrupa’da da bir geçiş kaynağı olarak muhafaza edilmesinin planladığına değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özellikle hidrojen harmanlama gibi teknolojilerle doğal gazın daha verimli ve çevreci kullanımı da gündemde. Dolayısıyla, ülkemiz yenilenebilir enerjiye geçiş sürecinde rekabetçi ortamın sürdürülmesi ve enerji arzında istikrarın sağlanması ile hane halkı ve işletmelerin uygun fiyatlarla enerjiye ulaşmasını teminen doğal gaz altyapısına ilişkin AB desteğinin ve finansal yardımların sürdürülmesi gerektiğine inanmaktadır. Ülkemizin enerji ticaret merkezi olma hedefi yolunda enerji arz güvenliğinin temini, nihai tüketicilerin uygun fiyatlı enerjiye ulaşmasının sağlanması ve iklim değişikliği ile mücadelenin sürdürülmesi adına doğal gaz sektörüne ilişkin yatırımlara EBRD ve AB’nin destek ve finansal yardımlarını sürdürmesi gerektiğini değerlendiriyoruz.”
Mali Danışmanlık, Finans Çözümleri
Garanti BBVA Leasing ve Erikoğlu Sunsystem Enerji’den iş birliği anlaşması
30 yıllık tecrübesiyle leasing sektörünün gelişmesine büyük katkıda bulunan Garanti BBVA Leasing; müşterilerine özel finansman desteği sağlamak üzere, Türkiye’de güneş enerjisi sektöründe 20 yıllık deneyimiyle ilklere imza atan Erikoğlu Sunsystem Enerji ile işbirliği anlaşması gerçekleştirdi.
Leasing sektörünün lider firmalarından Garanti BBVA Leasing; enerji sektörünün başarılı şirketlerinden Erikoğlu Sunsystem Enerji ile işbirliğine imza attı. Güneş enerjisi alanında yatırımcılara özel sürdürülebilir finansman desteği sağlamak amacıyla gerçekleştirilen bu işbirliği sayesinde, yenilenebilir enerjiye yatırım yapacak firmalara çok daha kolay ve özel çözümler sunulacak.
Şimdiye kadar yaklaşık 100 milyon dolar yatırım tutarlı 80 MW güneş enerjisi santrali kurulumu yapan Erikoğlu SunSystem, büyük ölçekli arazi santrallerinden elde ettiği bilgi birikimi ile fabrika ve mesken çatılarına kurduğu güneş enerji santralleri ile son kullanıcıların enerji maliyetlerini düşürmelerini sağlarken, aynı zamanda tarımsal sulama için ihtiyaç duyulan enerjiyi tarım alanlarında kurduğu mikro-güneş enerji santralleri ile karşılayarak, çiftçilerin enerji girdilerini düşürmelerine destek oluyor.
İşbirliği hakkında açıklama yapan Erikoğlu Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Erikoğlu, çatı üstü kurulumlarla güneş enerjisinden üretilen elektriğe erişimin kolaylaştığını, son kullanıcıların güneşten enerji üretimi ile elektrik maliyetlerinde tasarruf sağlarken, temiz enerji kullanımı ile gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakmaya yardımcı olduklarını söyledi. Türkiye’nin yenilenebilir enerji sektöründeki en deneyimli firmalarından biri olarak yenilikçi ekibiyle birlikte çalışmalarına tüm güçleriyle devam edeceklerini belirten Erikoğlu, ülke ekonomisine güneşten aldıkları enerji ile katkıda bulunmaya devam edeceklerini ifade etti.
30 yıldır Türkiye’de leasing sektörünün gelişmesine katkıda bulunduklarını ve müşterilerinin tüm yatırım ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunduklarını belirten Garanti BBVA Leasing Genel Müdürü Ünal Gökmen, “Uzmanlaşmış kadromuz ve teknolojik altyapımızla müşterilerimize en hızlı ve kolay çözümleri sunmak üzere çalışıyoruz. Bu kapsamda sektörün önemli oyuncularıyla işbirlikleri gerçekleştiriyoruz. Erikoğlu Sunsystem Enerji de sektörde uzun yıllara dayanan teknik tecrübesi ve bilgi birikimiyle işbirliği yapmaktan mutluluk duyduğumuz şirketlerden biri. Ülkemizde yatırımların yaygınlaşmasına vesile olacak bu işbirliği, ülke ekonomimiz için de oldukça mühim. Önümüzdeki süreçte önemli işbirliklerine imza atmaya devam edeceğiz” dedi.
Mali Danışmanlık, Finans Çözümleri
Güneş enerjisi sistemlerinde CW Enerji ve Garanti BBVA Leasing iş birliği
Avrupa’nın en büyük güneş enerji sistemleri üreticisi CW Enerji, leasing sektörünün önde gelen firmalarından Garanti BBVA Leasing ile iş birliği protokolü imzaladı. Protokol kapsamında, güneş enerjisi santrallerinin kurulumu için müşteriye özel finansman desteği çözümleri sunulacak.
CW Enerji’nin kendi elektriğini üretmek amacıyla, fabrika çatısına kurduğu çatı üstü güneş enerji sistemi de Garanti BBVA Leasing’in finansman desteği ile gerçekleştirildi.
Anlaşmayla ilgili açıklama yapan CW Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Sarvan, sektörün önde gelen şirketlerinden Garanti BBVA Leasing ile sektöre katkı sağlayacak bir iş birliği yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını söyledi. Sarvan, güneş enerjisi sistemi kurulumunda yatırımcılara finansman konusunda yardımcı olmak istediklerini dile getirerek, “Avrupa’nın en büyük güneş enerji sistemleri üreticisi olarak, ülkemiz adına yatırım yapmaktan gurur duyuyoruz. Güneş enerjisi, ülkemizin dünyadaki stratejik önemini ortaya çıkartacak en önemli avantajımız olacak. Biz bu konuda çok hızlı çalışarak, ülkemizi bu alanda büyük bir güç haline getirme hedefindeyiz. Yaptığımız iş birliği kapsamında, güneş enerjisi alanında uygun finansman çözümleri sağlanacak. Gerçekleştirdiğimiz iş birliği sayesinde, güneş enerjisiyle elektrik üretmek isteyen firmalara, hızlı ve kolay kredi sistemiyle yardımcı olacağız. Böylece finansman sorunu ortadan kalkacak” dedi.
Finansal çözümler konusunda da fark yaratmaya devam ettiklerine dikkat çeken CW Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Sarvan, “Garanti BBVA Leasing gibi sektörün önde gelen firması ile çalışmak, bizler için gurur verici. Bu anlaşma ile hem sektörümüze hem de ülke ekonomimize katkı sağlamış olacağız. Aynı zamanda, sürdürülebilir enerjiyle doğal kaynakların verimli kullanılmasını teşvik ederek, yarınlara daha yeşil bir dünya bırakılmasında da payımız olacak” diye konuştu.
Garanti BBVA Leasing olarak çevreci yatırımları destekliyoruz
Garanti BBVA Leasing Genel Müdürü Ünal Gökmen ise çevreci yatırımları desteklemeye her zaman öncelik verdiklerini vurgularken, CW Enerji’yle yaptıkları iş birliğinin de bu nedenle özel bir anlam taşıdığını söyledi. Bugüne kadar güneş enerjisi santral projelerine ciddi finansman desteği sağladıklarına işaret eden Ünal Gökmen, bu alanda kazandıkları deneyimi, çatı üstü güneş enerjisi santral projelerinde yatırımcılara sunarken, ekonomiye de katkı sağlamaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Gökmen, “CW Enerji’yle gerçekleştirdiğimiz iş birliği çerçevesinde, işletmelere nakit akışlarına uygun ödeme planıyla kendi elektriklerini üretecek tesisler kurmalarına olanak sağlarken, sürdürülebilir finansman çözümleri de yaratıyoruz” dedi.
- Solar Panel12 ay ago
Fotovoltaik bilim adamı Back Contact teknolojisini geleceğin hücre teknolojisi olarak görüyor
- Çatı Üstü Güneş Enerjisi2 yıl ago
Borsada ‘Güneş’e yatırım CW Enerji ile büyüyecek
- Solar Panel11 ay ago
LONGi, Silikon Heterojunction Arka-Kontakt (HBC) Güneş Hücrelerinin Verimliliğinde %27.09 ile Yeni Bir Dünya Rekoru Kırdı
- Sektör Haberleri12 ay ago
FOX ESS ve ASUNIM, Türkiye ve İberya pazarlarına invertör ve enerji depolama çözümleri tedarik sözleşmesi imzaladı
- İletim ve Enerji Depolama Teçhizatı2 yıl ago
Sayaç ve elektrik arızaları önceden tespit edilebilecek
- Sektör Haberleri2 yıl ago
Europower Enerji, 20 Nisan’da borsada işlem görmeye başlıyor…
- Çatı Üstü Güneş Enerjisi1 yıl ago
Solino, 3 Yılda Türkiye’de Liderlik ve Avrupa’da İlk Sıralarda Yer Almayı Hedefliyor
- Çatı Üstü Güneş Enerjisi1 yıl ago
Fabrika Çatısına Güneş Enerjisi Sistemi Kurulum Rehberi Yayınlandı