Genel
“Enerjide bağımsızlık ve kaynak çeşitliliği bir beka melesedir”

Türkiye’nin elektrik enerjisi kurulu gücü Şubat ayı sonu itibarıyla 104 bin Megavat’ı (MW) aşarken; Rüzgâr, Güneş, Jeotermal ve Biyokütle’den oluşan temiz enerji kaynaklarının payı 24 bin 434 MW seviyesinde gerçekleşti.
Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı, Türkiye’nin temiz enerji yatırımlarında son on beş yılda çok önemli yol almasına rağmen, henüz yolculuğun başında olduğunu söyledi.
“4 Türkiye’nin enerjisini üretebiliriz.”
Dünyada temiz enerji kaynaklarının tümüne ve en yüksek yüksek oranda sahip olan tek ülkenin Türkiye olduğunu anımsatan Kalaycı, “Türkiye’nin güneş enerjisinde en verimsiz olarak gördüğü bölge, Almanya’nın en verimli bölgesinden çok daha yüksek potansiyele sahip. Buna karşılık biz güneşte 10 bin MW’a bile ulaşamazken, Almanya o verimsiz güneşi ile 60 bin MW, yani bizden altı kat daha fazla kurulu güce sahip. Güneş enerjisinde ise potansiyel kurulu gücümüz 200 bin MW’ın üzerinde. Aynı şekilde, Dünya Bankası’nın raporlarına göre denizüstü rüzgâr enerjisi potansiyelimiz 75 bin MW, kara santralleri ile birlikte düşündüğümüzde rüzgâr enerjisi potansiyelimiz 200 bin MW’ın üzerinde. Buna karşılık 12 bin MW’ı bile bulmayan kurulu gücümüz var. Sadece rüzgâr ve güneşte potansiyelimizi devreye alsak, 4 tane Türkiye’nin enerjisini üretmemiz mümkün hâle gelecek. Bu potansiyele rağmen biz 2022 yılında 1380 MW’lık yeni ithal kömür santralini devreye almışız. Bu çelişkiyi anlamamız gerçekten mümkün değil.” dedi.
“Tüm temiz enerji kaynaklarına tümüne sahip tek ülke”
Türkiye’nin dünyada temiz enerji kaynaklarının tümüne ve en yüksek seviyede sahip olan ülke olduğuna işaret eden ENSİA Başkanı Alper Kalaycı, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Jeotermal enerjide dünyanın dördüncü ülkesiyiz ama uygun yatırım ve teşvik iklimi sağlanması ile birkaç sene içinde dünya lideri olmamız kolaylıkla mümkün. Benzer bir durum Biyokütle için de geçerli. ABD ve Çin gibi kıta büyüklüğündeki ülkeleri dışarıda bırakırsak, bu özelliğimiz ile dünyada tekiz. Bazı ülkelerin güneşi var ama rüzgârı yok. Rüzgâr olan ülkelerde jeotermal enerji yok. Biyokütlede güçlü olan ülkelerde güneş enerjisinin verimi son derece düşük. Bizde bu kaynakların hepsi var ve en yüksek potansiyel seviyesinde var.”
Enerji sektöründe dışa bağımlılık ve kaynak çeşitliliğinin “bir beka meselesi olduğuna” vurgu yapan Kalaycı, Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem felaketinde, yıkılan çatılardaki güneş enerjisi santrallerinin dışında hiçbir temiz enerji tesisinin devreden çıkmadığını hatırlattı.
Depremin merkez üssünde yer alan Afşin-Elbistan Termik Santralleri’nde yaşanan hasar nedeniyle 2800 Megavat’lık (MW) kurulu gücün saniyeler içinde devreden çıkmasına rağmen, deprem etkisi dışında kalan illerde elektrik kesintisi yaşanmadığına dikkat çeken Kalaycı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Depremde 2800 mw saniyeler içinde devreden çıktı”
Türkiye’nin elektrik enerjisi kurulu gücünün yaklaşık yüzde 2’sine karşılık gelen üretim saniyeler içinde duruşa geçerken, ülkemizin enerji kaynaklarını çeşitlendirmedeki başarısının ne kadar önemli gördük. Enerji tüketiminin en yoğun olduğu bir zaman diliminde gerçekleşen depremlerin etkilediği illerde, yenilenebilir enerji kaynaklı üretimin durmaması ve üretime devam etmesi büyük başarıdır. Ülkemiz; hidroelektrik, Rüzgâr, Güneş, Jeotermal ve Biyokütle’den oluşan temiz kaynakların payını en az yüzde 75 seviyesine çıkmalıdır. Bunu başarırsak, ülkemizin ekonomisinden dış politikasına kadar pek çok şeyin olumlu yönde değişeceğini göreceğiz.”
Genel
Akra Hotels, elektrik ihtiyacının %100’ünü güneşten karşılayacak
Akra Hotels, gerçekleştirdiği yatırımlarla 2025 yılı sonuna kadar elektriğin %100’ünü güneş enerjisi santrallerinden karşılamayı hedefliyor.

Sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında güneş enerjisi santrali yatırımlarına odaklanan Akra Hotels, 2024 yılında elektrik ihtiyacının %65’ini güneşten elde etti. Şirket gerçekleştirdiği yatırımları ile 2025 yılı sonuna kadar elektriğin %100’ünü güneş enerjisi santrallerinden karşılamayı hedefliyor.
Dünyaya karşı sorumluluğu doğrultusunda 2022 yılından günümüze güneş enerjisi santralleri yatırımlarını sürdüren Akra Hotels, 2022 yılında Döşemealtı ve Aksu, 2023 yılında Afyon Sandıklı, 2024 yılında Alanya ve Elmalı Bayındır’da faaliyete aldığı santralleri ile 2024 yılında 18.990.945 kWh elektrik üretti. Elde ettiği enerji ile 2024 yılındaki elektrik tüketiminin yaklaşık yüzde 65’ini güneşten karşılayan Akra Hotels, tüm tesislerinin ihtiyacını güneş enerjisi santrallerinden karşılama hedefi doğrultusunda 2025 Mart ayı itibarıyla Elmalı Kışlaköy’deki 3.9 mWp güneş enerjisi santralini faaliyete açacak.
Faaliyette olan güneş enerjisi santralleri ile toplamda 21 mWp güce sahip olan Akra Hotels, gerçekleştirilen yatırımlar ve hayata geçireceği tasarruf tedbirleri ile güneş enerjisi santrallerinden 33 milyon kWh elektrik üretmeyi ve 2025 yılı sonuna kadar tüm tesislerinin enerji ihtiyacının %100’ünü güneşten karşılamayı hedefliyor.
Genel
Eti Alüminyum 3 yeni GES projesini hayata geçiriyor
Türkiye’nin alüminyum ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayan Eti Alüminyum, üretimde kullandığı enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan karşılıyor. Gelecek yıl devreye almayı planladığı haddehanenin enerji ihtiyacını da şimdiden planlayan şirket, mevcut 4 güneş enerjisi santraline 3 yeni GES eklemek için harekete geçti.

Türkiye’nin alüminyum ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayan Eti Alüminyum, üretimde kullandığı enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan karşılıyor. Gelecek yıl devreye almayı planladığı haddehanenin enerji ihtiyacını da şimdiden planlayan şirket, mevcut 4 güneş enerjisi santraline 3 yeni GES eklemek için harekete geçti.
Cengiz Holding çatısı altında, küresel bir marka olarak faaliyetlerini sürdüren Eti Alüminyum, ‘yeşil alüminyum’ stratejisiyle yatırımlarına devam ediyor. Üretimde kullanılan enerjinin yenilenebilir kaynaklardan sağlanması konusunda büyük hassasiyet gösteren şirket, devam eden projelerinin enerji ihtiyacını da şimdiden planlıyor. Bu kapsamda entegre üretim tesislerinin yer aldığı Seydişehir’de halihazırda toplam 163 MW’lık 4 güneş enerji santraline (GES) sahip olan şirket, yılın ilk çeyreğinde devreye almayı planladığı haddehanenin enerji ihtiyacını karşılamak için Gaziantep, Sivas ve Çumra’da 3 yeni GES yatırımı yapacak.
“Güneşte kurulu gücümüz 334 MW’a ulaşacak”
Şirketin geleneksel iftar davetinde Konya yerel basınıyla bir araya gelen Eti Alüminyum Genel Müdürü Mehmet Arkan, 1.600 kişilik büyük bir aile olduklarını belirterek, “Yılda 82 bin tonluk üretimimiz bulunuyor. Bu üretim gücümüz sayesinde her yıl 300 milyon dolarlık ithalatın önüne geçiyoruz. Ülkemizin yarım asırlık tarihine tanıklık eden Eti Alüminyum Seydişehir Tesisimiz, 2005 yılından beri Cengiz Holding çatısı altında faaliyetlerini sürdürüyor. Son 20 yılda Konya’da yaptığımız kapasite artırımı ve teknoloji yatırımları 700 milyon doları aştı. Bugün ülkemizin alüminyum ihtiyacının yüzde 10’unu karşılarken, yatırımlarımıza ara vermeden devam ediyoruz” diye konuştu. Dünya alüminyum sektörünün henüz çok yeni konuşmaya başladığı ‘Yeşil Alüminyum’un, son 5 yıldır şirketin öncelikli hedefleri arasında yer aldığını ifade eden Arkan, “Üretimde kullandığımız elektriği tamamen yenilenebilir kaynaklı enerjiden sağlıyoruz. Oymapınar’daki hidroelektrik santralimizden sonra Seydişehir’de 4 güneş enerji santrali kurduk. Devam eden haddehane yatırımımıza paralel olarak üç yeni güneş enerji santralimizin yapımına başlıyoruz. Gaziantep’te kurulum devam ediyor; bunu Sivas ve Çumra’daki santraller takip edecek” dedi. Gaziantep’teki santralin bu yılın temmuz ayında tamamlanacağını belirten Arkan, şöyle devam etti: “Diğer iki santralimizi de 2026 yılında devreye almayı planlıyoruz. Toplam 310.000 güneş panelinden oluşacak üç santralimiz faaliyete başladığında güneş enerjisinde 163 MW olan kurulu gücümüz 334 MW’a çıkacak. Üç santral için toplam 87 milyon dolarlık yatırım gerçekleştireceğiz.”
Yılda 100 bin ton hadde ürünü üretecek
Haddehane yatırımıyla birlikte yerli savunma sanayi başta olmak birçok stratejik sektörün ihtiyaç duyduğu sıcak ve soğuk hadde ürünlerini üretmeye başlayacaklarını anlatan Eti Alüminyum Genel Müdürü Mehmet Arkan, “Ülkemizde son yıllarda alüminyum hadde ürünleri ithalatı 170 bin tona ulaştı. Bu, aşağı yukarı 600 milyon doların üzerinde bir tutar anlamına geliyor. Biz bunun önüne geçmek; savunma sanayii gibi stratejik sektörlerde arz güvenliğini sağlarken, uçak gövdelerinde, zırh malzemelerinin hammaddesi olarak ve gemi endüstrisinde kullanılan alüminyum hadde ürünleri üretebilmek amacıyla haddehane yatırımına başladık. Ülke ekonomisinin lokomotifi olacak yeni haddehanede ilk ürünlerimizi önümüzdeki yıl üretmeyi planlıyoruz. İlk etapta 100 bin tonluk üretimle başlayacak olan tesisimiz, daha sonra 200-250 bin tonluk kapasiteye ulaşabilecek. Bu üretim gücü sayesinde, önümüzdeki yıllarda cari açığın kapanmasına olan katkımızı artırarak 350 milyon doların Türkiye’de kalmasını sağlayacağız.”
Genel
Güneş enerjisi 2024 yılında tüm zamanların rekorunu kırdı

2024 yılında güneş enerjisi kurulu gücünü 5 bin megavattan fazla artıran Türkiye, bu alanda tüm zamanların rekorunu kırdı. Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Başkanı Alper Kalaycı, “Güneş enerjisi kurulu gücümüz 20 bin megavatın üzerine çıktı. Potansiyelimizin çok altında olsak da sadece bu veri bile Türkiye’nin bir ‘güneş ülkesi’ olduğunun kanıtı” dedi.
Birincil enerji kaynaklarında %70 seviyesinde ithalâta bağımlı olan Türkiye, her yıl enerji ithalatına yaklaşık 80 milyar dolar harcarken; 2024 yılında yenilenebilir enerji kaynaklarını devreye almada başarılı bir yılı geride bıraktı. 2023 yılında elektrik enerjisi kurulu gücüne sadece 2 bin 338 MW ekleyebilen Türkiye, 2024’te 6 bin MW’a yakın kurulu güç artışı ile tüm zamanların rekorunu kırdı. 2024 yılında yüzde 5 seviyesinde kurulu güç artışı yaşanırken, toplamda 115 bin MW’ı aşan kurulu gücün yüzde 59’u yenilenebilir enerji kaynaklarından oluştu.

YEKA takvimleri ile yatırımcımız önünü daha net görüyor
Enerji sektörünün 2024 yılı sonuçlarını değerlendiren Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı, güneş enerjisinde rekorların kırıldığı bir yılın geride kaldığına dikkat çekerek, “Bir temiz enerji ülkesi olan Türkiye’nin, kirli ve ithal kaynaklara olan bağımlılığını azaltmak, arz güvenliğimizi sağlamak ve temiz enerji dönüşümünü sağlamak stratejik hedeflerimiz arasında olmalı. Güneş enerjisi kurulu gücümüz 20 bin MW’ın üzerine çıktı. Potansiyelimizin çok altında olsak da sadece bu veri bile Türkiye’nin bir ‘Güneş Ülkesi’ olduğunun kanıtı. Şubat ayında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından toplam 800 MW gücündeki bağlantı kapasitesinin tahsisi amacıyla güneş enerjisine dayalı altı Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) yarışması açılacak. Ocak ayında ise Edirne, Kırklareli ve Sivas’taki toplam 1200 MW kurulu gücündeki beş rüzgâr YEKA yarışması yapılacak. 2025 yılı YEKA takviminin Resmî Gazete’de yayınlanarak ilân edilmesi yatırımcılarımızın önlerini görmeleri, planlarını ve fizibilitelerini yapabilmeleri için çok büyük önem taşıyor. Bu durum temiz enerji sektörünün uzun yıllardır beklediği bir durumdu. Sonraki yıllarda da her yıl en az 2000 MW rüzgâr ve güneş YEKA ihalelerinin yapılmasını bekliyoruz. Birkaç yıllık takvimin hızlı bir şekilde açıklanması, yatırımcıların ön hazırlıklarını tamamlamaları için kritik önemde” dedi.
2035’e kadar 100 milyar dolarlık dev yatırım portföyü
Yenilenebilir Enerji’ye yönelik 2035 Yol Haritasının 2024 yılı güncellendiğini anımsatan Alper Kalaycı, 2035 yılı için rüzgâr ve güneş enerjisi hedeflerini yüzde 50 artırarak 120 bin MW’a çıkaran Türkiye’nin, gelecek 10 yılda sadece bu iki enerji kaynağına 80 milyar doların üzerinde yatırım yapacağını; diğer temiz enerji kaynakları olan hidroelektrik, jeotermal, biyokütle ve yeşil hidrojene yapılacak yatırımlarla 100 milyar doların üzerinde dev bir yatırım portföyü oluşacağını vurguladı.
Bu portföyün dünyadaki en önemli enerji dönüşümü yatırımlarından biri olacağını kaydeden ENSİA Başkanı Alper Kalaycı, şu değerlendirmeyi yaptı:
Gelişmiş ülkelerle arayı kapatıyoruz
“Mevcut rüzgâr ve güneş enerjisi kurulu gücümüzü 2035’e kadar dört katına çıkarmayı hedefliyoruz. Sektörün dinamiklerini bilenler için bu hedeflerin dahi yetersiz olduğunu söylememiz gerekiyor. Türkiye’nin kara ve denizüstü rüzgâr enerjisinde en az 150 bin MW, güneş enerjisinde ise en az 250 bin MW kurulu güç potansiyelimiz var. Sadece bu iki enerji türünde dört Türkiye’nin enerjisini karşılayabiliriz. 2035 yılına kadar güneş enerjisinde her yıl en az 5 bin MW, rüzgâr enerjisinde 2 ilâ 3 bin MW kurulu gücü devreye alacağız. Geç çıktığımız bu yolda hızla ilerliyoruz ve gelişmiş ülkelerle arayı kapatıyoruz.”
Batarya yatırımlarında ivme 2026’dan sonra
Temiz enerji sektörü için yaşamsal önem taşıyan bir diğer konunun batarya yatırımları olduğunun altını çizen Kalaycı, bu alanda 2030 yılında 80 bin MW kapasiteye ulaşılmasının hedeflendiğini sözlerine ekledi. Depolamalı rüzgâr ve güneş enerjisi yatırımları ve temiz enerji kurulu gücünün dağıtım sistemine daha stabil verilmesi için batarya kurulumlarının taşıdığı öneme işaret eden Kalaycı, 2025 yılında çok sayıda yatırım kararının alınacağını, 2026 yılından itibaren ise Türkiye’nin bu alanda yüksek bir ivme yakalayacağını kaydetti.
Yeni binalarda %10 yenilenebilir enerji zorunluluğuna ‘yetmez ama evet’
Türkiye 1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla yeni bir uygulamaya da merhaba diyecek. Ülke sınırları içerisinde inşa edilecek yeni binaların enerji verimliliğini artırmak ve çevresel etkilerini azaltmak amacıyla başlatılan “Neredeyse Sıfır Enerjili Bina” (NSEB) uygulaması kapsamında yenilenebilir enerji kullanım zorunluluğunu yüzde 5’ten yüzde 10’a yükseltilecek. Uygulamayı değerlendiren Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı, 2025 yılından itibaren her yıl yaklaşık 30 bin binanın NSEB şartlarında inşa edileceğini belirterek, bu binalarla yıllık 1850 gigawatt enerji tasarrufu ve 450 bin ton eşdeğer karbondioksit sera gazı azaltımı sağlanacağını söyledi. Bu değerlerin her yıl kümülatif olarak artacağı bilgisini veren Kalaycı, bu doğrultuda 2035 yılında 102 bin gigawatt/saat tasarruf edilmesinin hedeflendiğine değindi. Tasarruf edilen her birim enerjinin, sıfır maliyetle üretilen enerji anlamına geldiğini sözlerine ekleyen Kalaycı; “Bizim talebimiz, yeni inşa edilen binalarda bu oranın en az yüzde 20 olması yönündeydi. Bu nedenle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın kararını destekliyor, ‘yetmez ama evet’ diyoruz.” dedi.
- Solar Panel1 yıl ago
Fotovoltaik bilim adamı Back Contact teknolojisini geleceğin hücre teknolojisi olarak görüyor
- Solar Panel1 yıl ago
LONGi, Silikon Heterojunction Arka-Kontakt (HBC) Güneş Hücrelerinin Verimliliğinde %27.09 ile Yeni Bir Dünya Rekoru Kırdı
- Sektör Haberleri1 yıl ago
FOX ESS ve ASUNIM, Türkiye ve İberya pazarlarına invertör ve enerji depolama çözümleri tedarik sözleşmesi imzaladı
- Solar Teknolojileri2 yıl ago
LONGi, ilk Çinli güneş enerjisi şirketi olarak emisyon azaltma hedefleri için Bilim Temelli Hedef girişimi (SBTi) onayı aldı
- Solar Teknolojileri2 yıl ago
YEO’dan geleceğin enerji teknolojileri için 3 önemli hamle
- Solar Panel1 yıl ago
1.5 GW Tedarik Anlaşması: PV International ve LONGi, Hi-MO X6 Arka Temas Modülleri Dahil Anlaşmayı İmzaladı
- GES Yatırımcıları1 yıl ago
Sanko Enerji ‘Hilal Ges’in Kurulumunu Siemens İle Yapacak
- Enerji Depolama2 yıl ago
Türkiye’nin Enerji Depolama Alanındaki Önemli Adımı: Pomega Enerji Depolama Teknolojileri Fabrikası Açılıyor